Blog
DENEME SINAVI KAYGISI İLE BAŞ ETME YOLLARI
- Kasım 14, 2025
- Yayınlayan: admin
- Kategori: Adverisement Hobbies izmirykskursları LGS Duyurular LGS Rehberlik Technology Uncategorized YKS Duyurular YKS Rehberlik
Denemeler, sınav hazırlığının en önemli parçalarından biri olsa da birçok öğrencinin üzerinde gerçek sınavdan bile daha fazla baskı oluşturabiliyor. Bunun nedeni aslında başarısızlık korkusundan değil, denemelerin öğrenciyi sürekli kendisiyle yüzleştiren bir süreç olmasından kaynaklanır. Deneme çözerken öğrenci hem zamanla yarışır, hem bilmediği konularla karşılaşır, hem de performansını anlık olarak görmek zorunda kalır. Bu da denemeyi zihinde bir öğrenme aracı olmaktan çıkarıp bir tehdit gibi algılamaya yol açar.
Kaygıyı yükselten şey budur: Denemenin kendisi değil, deneme sırasında zihnin ürettiği düşünceler.
Deneme kaygısının yüksek olmasının bir diğer nedeni, öğrencinin denemeyi kendi değerinin ölçümü gibi görmesidir. Yanlış sayıları, süre yetmemesi, netlerin düşmesi… Bunların her biri öğrenciyi, “Acaba yapamayacak mıyım?” düşüncesine iter. Oysa denemelerin amacı başarıyı ölçmek değil, başarıya giden yolu göstermek olmalıdır. Netlerin düşmesi gelişimin durduğu anlamına gelmez; tıpkı kas geliştirmede olduğu gibi, zihnin de zorlandıkça güçlendiği unutulmamalıdır.
Bu süreçte kaygıyı yönetebilmek için ilk adım, denemeye yüklenen anlamı yeniden şekillendirmektir. Deneme, seni yargılayan bir sınav değil; eksiklerini güvenle gösterecek bir haritadır. Yanlışların seni küçültmez, aksine doğru yolu işaret eder. Denemeye girerken amacın yüksek net yapmak değil, kendini tanımak olmalıdır. Bu bakış açısı bile kaygıda belirgin bir düşüş sağlar.
Bunun yanında deneme öncesi küçük alışkanlıklar kaygıyı ciddi şekilde azaltır. Denemeden önce kısa bir nefes egzersizi yapmak, beyne tehlike yok sinyali gönderir. Denemenin ilk sorusuna başlamadan önce 10 saniye bekleyip kağıda alışmak, zihni sakinleştirir. Deneme sırasında tıkandığında soruyu bırakıp devam etmek, kontrol algısını artırır. Deneme sonrası ise tek odak noktasının analiz olması gerekir; netler değil, hangi soru tiplerinde hata yaptığın, nerede hız kaybettiğin önemlidir.
Kaygı, denemeyi daha kötü yapmana sebep olan düşman değil; beyninin seni koruma çabasıdır. Bu nedenle kaygıyla savaşmak yerine onunla iş birliği yapmak gerekir. Kaygıyı yönetmeyi öğrendiğinde, denemeler seni yoran değil, güçlendiren bir araç haline gelir.
Sonuç olarak deneme kaygısı, öğrencinin kendini yetersiz görmesi değil; denemenin amacının yanlış anlaşılmasıyla ortaya çıkan doğal bir tepkidir. Denemeleri gerçek sınavın provasından çok, kendini keşfetme fırsatı olarak gördüğünde hem kaygın azalır hem de performansın belirgin şekilde artar.
Unutma: Bir deneme seni tanımlamaz; sadece seni dönüştürür.