Blog
Unutmak Değil, Kalıcı Öğrenmek
- Kasım 2, 2025
- Yayınlayan: admin
- Kategori: Adverisement Hobbies izmirykskursları LGS Duyurular LGS Rehberlik Technology Uncategorized YKS Duyurular YKS Rehberlik
Sınav dönemlerinde hepimizin aklındaki hedef benzer: kısa sürede çok şey öğrenmek. Zaman az, konu çok, stres yüksek olunca çoğu öğrenci “ezberlemek” yoluna gider. Hızlı sonuç verir gibi görünse de ezber, aslında bilgiye yüzeysel bir dokunuştur. Sınav biter, birkaç gün geçer, o bilgiler yavaş yavaş silinmeye başlar. Çünkü zihin, anlamadan aldığı bilgiyi kalıcı hafızaya kaydetmez.
Gerçek öğrenme ise bambaşka bir süreçtir. Kalıcı öğrenme, bilgiyi sadece “hatırlamak” değil, onu “anlamlandırmak” demektir. Yani öğrenilen bir bilginin neden, nasıl, hangi bağlamda işe yaradığını bilmek. Bu fark, öğrenciyi pasif bir bilgi alıcısından aktif bir öğrenen haline getirir.
Peki nasıl kalıcı öğreniriz?
Öncelikle, öğrenme hızını değil, öğrenme kalitesini önemsemeliyiz. Bir konuyu aceleyle bitirmek yerine, küçük parçalar halinde sindirerek çalışmak gerekir. Beyin, anlamlandırdığı bilgiyi tekrar ettiğinde o bilgiyi uzun süre saklar. Örneğin sadece formülü ezberlemek yerine, o formülün nereden geldiğini, hangi durumda kullanıldığını anlamak; öğrenmeyi derinleştirir.
İkinci olarak, bağ kurmak öğrenmenin en güçlü aracıdır. Yeni bilgiyi eski bilgilerle, yaşadığın olaylarla ya da örneklerle ilişkilendir. Mesela bir psikoloji kavramını öğrenirken bunu kendi hayatındaki bir gözlemle eşleştirmek, konunun zihinde daha kalıcı yer etmesini sağlar.
Bir diğer önemli adım da aktif tekrar yöntemidir. Aynı konuyu defalarca okumak yerine, kendi cümlelerinle özet çıkarmak, mini testlerle kendini denemek veya konuyu bir arkadaşına anlatmak; bilginin pekişmesini sağlar. Zihnin “aktif” şekilde bilgiyi geri çağırdığı her durumda, öğrenme kalıcılığı artar.
Ayrıca çalışma ortamının ve duygusal durumun da öğrenmeye etkisi büyüktür. Zihin dağınıkken, stres altındayken ya da uykusuzken yapılan çalışma, kısa vadeli bellekte kalır. Bu yüzden düzenli uyku, molalarla çalışma ve duygusal denge, öğrenmenin görünmez destekçisidir.
Ve en önemlisi sabır. Kalıcı öğrenme zaman ister. Bir konuyu anlamak için birkaç denemeye, bazen küçük başarısızlıklara ihtiyaç olabilir. Ama her tekrar, zihinde yeni bir bağ kurar. Bu yüzden hız değil, istikrar önemlidir.